Yeni Hafta; Adaptasyon : )

Pazartesi, sendrom – mendrom yaşamadığım, tam zamanlı mesaiye tabi tutulmadığım, sabah erkenden kalkma zorunluluğum olmasa bile kendimle verdiğim mücadeleyi kazanıp 08.30 civarı yataktan kalktığım (bravo bana!)… ilk günümdü :) Biraz yadırgamadım desem yalan olur. Sanki üzerimi giyinip yola çıkmam, trafikte beklemem, yolda sigara içip dumanı ile beni rahatsız eden insanlara sinir olmam gerekiyormuş gibi hissettim tüm gün :)) Havanın üzerime çöken kasvetini de es geçmeyeyim tabii..

Günüm SGK’ da halledilecek bazı işler, kargo anlaşmamın Anadolu Yakası’ ndan Avrupa Yakası’ na taşınma işlemleri gibi bir takım prosedürlerle geçti, gitti aslında. Tam olarak da geçmedi, hoş; bir haftamı alacak gibi gözüküyor. Malum bu tarz işler ne yazık ki çok yavaş ilerliyor; git-gel yapmak, sormak, soruşturmak, takip etmek gerekiyor. Bir süre uğraşıp duracağım…

Nerdeyse bir ay oldu; diktiğim bir yığın yüzük yastığı var; hiçbirini fotoğraflayamadım hala. Hadi benim zamanım var artık dedim, onda da hava bozdu. Bu arada, bugün öğleden sonra babetlerime kavuştum. Yarın onları süslemeye de geçersem güneşin ilk açtığı gün kendimi fotoğraf manyağı yapacağım gibime geliyor :))

Gerçi ben bu fotoğraf çekimlerini dışarda yapmak istiyorum.. Bunun için ürünleri taşıma kısmında eşimden biraz yardım almam, hatta mümkün olursa kendime bir de model bulmam lazım. Yüzük yastıklarını parktaki bir bankta ya da tahta bir masanın üzerinde çekmek niyetim. Yastıklar için değil de sanırım gelin babetlerim için güzel bacakları olan bir modelim olsa fena olmaz :)

O ikinci aşama gerçi.. Önce süsleme kısımlarını halledeyim de.. Gerçi bir başlarsam hızımı alamam. Benim hep yaptığım şey :) Birşeye başlayana kadar kıvranırım, sonra bir adım atarsam kimseler beni durduramaz :)

Bu kez babetlerin stok adetleri sağlam ama, öyle kolay kolay işin içinden çıkamam gibi. Gerçi niyetim sadece süslü olarak değil de kendi gelin babetini süslemek isteyenlere de sade, süssüz olarak babetlerin bir kısmını satışa çıkarmak… Biraz taleplere göre şekillendireceğim açıkçası.

Bu konuyla ilgili çok uzun süredir araştırma yapıyorum. Hatta bir dönem en büyük karın ağrımdı, kafalarını şişirdiklerim eminim bu satırlarda gülümsüyorlar :)) Saten babet işinin zor olduğunu tecrübelerimle bizzat test ettim, hiçbir ayakkabı imalatçısı saten babet üretimine öyle kolay yanaşmıyor. Gerçi onları da anlıyorum; saten dikmeyi ben de sevmem. Yüzeyinin kaygan oluşu nefret ettirdi beni kendinden. Bir de dikişe yeni başladığım dönemde çok anlarmışım gibi satenle uğraşırdım; diktiğim hiçbirşeye benzemez, moral bozar dururdum sürekli :) Şimdi o günlerime göre ilerlettim dikişi tabii ama yine elime verseler sateni, sanırım elime yüzüme bulaştırırım :))

Hazır bu ara vaktim varken, belki blog da babet süsleme projeleri de yayınlarım birkaç tane. Şu havalar bir güzelleşsin de gerisi kolay aslında… Yapacak çok işimiz var çoook :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

4 yorumlar

  1. Demet’cim, yolun açık olsun :) Sevgiyle üreteceğin günlere…

  2. Demet

    annesiningulu; Teşekkür ederim Bahar’ cığım :)